Selma Hanım hoş geldiniz,
Abdullah Gül Üniversitesindeki görevinizden ve bu görevdeki geçmişinizden bizlere bahseder misiniz?
Ben şu anda Abdullah Gül Üniversitesi Kütüphane Dokümantasyon Daire Başkanlığı Vekilliği görevindeyim. Aslında öğretim görevlisiyim. 2011 yılından bu yana AGÜ’de görev yapıyorum. Üniversitemizin ilk kütüphanecisiyim desem yanlış olmaz. Kuruluş sürecinde de ter dökenlerden biriydim. 2017 yılından bu yana da Daire Başkanlığı Vekilliğini yürütüyorum. 5 yılı geçti. Mesleğim kütüphanecilik, görevim Kütüphane Daire Başkanlığı, unvanımsa öğretim görevliliği şekilde ifade etmek beni daha doğru anlatıyor diğer türlüsü biraz eksik kalıyor gibi hissediyorum.
Ayrıca okulumuzun geldiği nokta çok güzel, tarihi dokuyu koruyor olmamız ve kampüsün atmosferi çok güzel. Herkesin emeğine sağlık.
Selma Hanım, AGÜ’de Kütüphane Daire Başkanlığı Biriminde çalışmak nasıl bir his diğer birimlerden farklı olan nedir sizin için? Yaşadığınız zorluklardan ve olumlu yanlarında bizlere bahseder misiniz?
Daire Başkanlığı görevleri içerisinde en güzel görüneni sanırım kütüphane. Atmosfer olarak bile daha bir huzurlu hissedebiliyorsunuz. Tabiki işin bürokratik boyutu var. O idari kısım çok da keyif alınacak bir kısım değil. Bizim bu mutfakta hazırlayıp, kütüphanede sunduğumuz hizmet kısmı var ya güzellik orada geliyor. Bilgiye dokuna dokuna ilerlemek, bilgi ihtiyacını karşılıyor olmak bizim için büyük bir şans. Alakalı olduğumuz işler bizi geliştiren, bize huzur veren işler aslında. Öğrencilerimizle etkileşim içinde olmak, onlarla bir arada olmak çok keyifli bizim için. Beş senedir olumsuzluk yaşamadığımı söylemek hiç de yanlış olmaz. Çok olumlu, pozitif bir atmosfer var. Öğrencilerimizin bilgi ihtiyacını karşılıyor olmak, onlarla etkileşim halinde olmak, bir arada olmak, onlara yardım ediyor olmak esas tatmin burada geliyor. Öğrencilerimize, öğretmenlerimize yardım etmek beni çok mutlu ediyor. Ekip arkadaşlarımla birlikte burada olmaktan mutluyuz.
Kütüphane Daire Başkanı olarak yaptığınız etkinliklerden bizlere bahseder misiniz?
Öncelikli amacımız akademik bilgi ihtiyacını karşılayacak şekilde bilgileri ve kaynakları sunmak. Sonrasında sosyal ihtiyaçlara yönelik çağın genç ruhuna uygun talepleri karşılamak. Akademik kadronun ihtiyaçlarına yönelik, çocuklara yönelik alanlarda bilgi ihtiyaçlarını karşılamak, okuma alışkanlığı kazandırmak. Bu aşamada önemli kritik bir noktadayız. Rolümüz çok ehemmiyetli. Bu sadece üniversitemiz için sınırlı değil tabiki. Topluma da nasıl katkı sağlayabiliriz bunun üzerinde çalışıyoruz. Geçtiğimiz aylarda kütüphane haftasını kutladık maalesef ki önceki yıllarda pandemiden dolayı gölge düşmüştü ama önceki yıllarda yaptığımız etkinliklere kaldığımız yerden devam ediyoruz.
Okul ziyaretlerimiz çok oluyor. Her seviyeden okulları kütüphanemizde ağırlıyoruz. Bu ağırlamalarında salt bir kütüphane gezisi olmasındansa insanlarda bir anı, yaşanmışlık, kitaplarla ilgili, kütüphaneyle ilgili zihinlerinde kalıcı, hoş bir şeyler bırakmak istiyoruz. Bu yüzden de bu ziyaretleri zenginleştirmeye çalışıyoruz. Şebnem Hocamızın da desteğiyle Yaratıcı Dram Atölyeleri düzenliyoruz ya da farklı etkinliklerle zenginleştirmeyi amaçlıyoruz. Toplumun okuyarak düşünerek kalkınacağına inanıyorum.
Kütüphaneyle ve kitaplarla ziyaretçilerimizi barıştırabilmek. Bu etkinlikler üniversitemizin görünürlüğünü de artırıyor.
Bu yıl öğrencilerimizi göz önüne alarak onları heyecanlandıracak, genç ruhuna hitap edecek etkinlikler yapmaya çalışıyoruz. Mesela Satranç turnuvası düzenledik. Süreçte çok keyifli geçti, geri dönüşlerde çok iyiydi.
AGÜ okuyor etkinliğimiz oldu. Sosyal mesaj içeren çok güzel bir etkinlikti. 81 ilde aynı anda insanlar kitap okuyordu ve biz de bu işin bir parçası olduk. Katılımlar da çok güzeldi.
Bugün şikayet ettiğimiz birçok konunun ilacı insanların düşünüp sorgulamasından geçiyor, daha iyi noktalara bu sayede gelebileceğiz. Her şeyin dermanın kitaplarda olduğuna inanıyoruz. Ufkumuzu genişleterek, düşünüp, sorgulayıp ve farklı kültürler tanıyarak hoşgörü kazanacağız.
Bir diğer projemizse Akademik Kaynakların Seslendirilmesi.
Benim görevim bilginin önündeki engelleri kaldırmak. O yolu açmak. Görme engelli arkadaşlarımız için birçok sesli kitap var ama akademik sesli kitaplar maalesef ki mevcut değil. Gençlik Fabrikasının desteği ve üniversitemiz kulüplerinin de katkısıyla bu projemizi gerçekleştiriyoruz. Bunun için gönüllü öğrencilerimiz var, diksiyon dersleri ve seslendirme eğitimi aldırlar. Olaya da profesyonel yaklaşmaya çalışıyoruz. Bilgi eksikliklerine kaliteli ve sürekliliği olan geri dönüşler yapmayı istiyoruz. Kayseri’de yaptığımız proje toplantısı da tam olarak görme engelli bireyler için ne yapmak istediğimizi anlattığımız bir andı. Maalesef ki sayısal kaynakların seslendirilmesi oldukça az, bu yüzden de mimarlık, mühendislik gibi sayısal alanlara yönelmeleri oldukça az ve de zor, bizde görme engelli olan arkadaşlarımızın bu alanda önündeki engellerini kaldırmak istiyoruz.
Bu projede bize geri bildirim veren, bize danışmanlık yapan görme engelli arkadaşlara ihtiyacımız var ve bu insanlarla buluşmamız gerekiyordu bu toplantı da bunu sağladı. Projemizin kalıcı olması, işe yarıyor olması gerekiyor. Bu projenin gerçekten amacı bilginin önündeki engelleri kaldırmak. Öğrencilerimiz sayısal kaynakları seslendirebilmek için ter döküyorlar. Bu süreçte geri bildirimler de bizim için de çok önemli. Yapılmamış bir şeyi doğru yapabilmemiz için bu toplantılar, iletişimler bizim ve ekibimizin motivasyonu için de çok önemli.
Ekip arkadaşlarımın asli vazifelerimiz dışında yapmış oldukları etkinlikler, projeler için de onlara teşekkür etmek isterim.
Bize kendinizden ve iş dışındaki hayatınızdan bahseder misiniz?
1979 doğumluyum. Mizaç olarak sakin, sevecen, disiplinli ve karalıyımdır. Bunu kütüphanedeki yıllardır süregelen düzenden anlayabilirsiniz. Felsefe ve din bilimleri üzerine yüksek lisans yaptım
İkinci üniversitesi olarak sosyoloji okudum şu an doktora sürecim devam ediyor, tez aşamasındayım.
Mükemmeliyetçi bir yanımda var, idari işlerde de elimden geldiğince ekip arkadaşlarımla beraber yapıyoruz. İki kız çocuk annesiyim
Çiçek yetiştirmeyi seviyorum. Çiçekler, kitapları aslında dünyayı güzelleştiren şeyleri seviyorum. Resme ilgim var. El sanatlarına ilgim de yatkınlığım da var açıkçası. Sulu boya yapmayı çok severim. Tekniği beni etkiliyor ve mizacım gereği çok yatkın hissediyorum. El sanatlarının her türlüsünü çok seviyorum. Boş vakitlerimi değerlendirmeyi seviyorum. El emeği ürünler yapıp onları hediye etmeyi seviyorum.
Mesela obje boyamaları dikkatimi toplamamı sağlayabiliyor.
Öğrencilerimize neler söylemek istersiniz?
Onlarla daha çok bir araya gelebilmeyi, her öğrencimizin hayatına dokunabilmeyi istiyorum. Bunlar için de onların katılımları, fikirleri, taleplerini ve heyecanlarını bizlerle paylaşabilmeleri bizim için önemli. Sizlerle güzel şeyler yapmaya talibiz. Öğrencilerimizin tüm dilek, istek ve şikayetlerini bize ulaştırmalarını ve bizlerle iletişim halinde olmalarını isterim.