AGUNews

Mart - Nisan 2023, Sayı 75

Film İncelemesi - Luther: Batan Güneş

Beyza Muhtaroğlu Mart - Nisan 2023, Sayı 75 9264
Film İncelemesi - Luther: Batan Güneş

“Ben başıma gelen şey değil olmayı tercih ettiğim şeyim.” der Carl Gustav Jung. İnsanlar yaşamı boyunca sürekli değişir. Hayatımız boyunca deneyimlediğimiz şeyler bizi olduğumuz kişi yapar fakat bu bizim irademizden elbette ki bağımsız değildir. Yaşanılan travmaların bu anlamda davranışlarımızda büyük bir alan kapladığı söylenebilir. Fakat bu noktada travmalarımızın davranışlarımızı açıkladığını fakat yaptıklarımızı haklı çıkarmadığını söylemek önem arz ediyor. Film hakkında konuşmaya bunları söyleyerek başlamak istedim çünkü Luther: Batan Güneş, klasik bir seri katil filmi olmaktan oldukça uzak. Çünkü filmin başından itibaren cinayetleri kimin planladığı ve işin içinde kimin olduğu apaçık ortada. Bizi filmi izlemeye devam etmeye iten güç, bu cinayetlerin niçin işlendiğini merak ettirmesi oluyor. Dehşet verici bir şekilde planlanmış bu cinayetlerin nedenini yani bu davranışların nedenini… Filmde sıklıkla iyi ve kötü ayrımının ne olduğu sorgulanıyor. İyi olarak adlandırılan kişilerin de belli koşullar altında kötü diye damgaladıkları kişilere dönüşebileceği bizzat seri katil tarafından söyleniyor. Yani iyi diye bir kavram olmadığını vurguluyor.

Bu noktada bir seri katile bile hak verenler olacaktır fakat kaçırılan bir nokta var ki iyi ve kötünün arasındaki çizginin bir adı var: çaresizlik. Davranışlar ve tutumlar belli koşullar altında değişebilir ve bunlar bizim kim olduğumuzu tabiri caizse iyi veya kötü olduğumuzu belirlemez. Stres altında, tehdit altında edindiğimiz tutumlar kişiliğimizi göstermez o ana dair tepkilerimizi gösterir. Çünkü aslında hayatta sadece iyi veya sadece kötü yoktur grilikler ve çaresizlikler vardır. Peki tüm bunlar davranışlarımızı haklı mı çıkarır? Hayır. Sadece yaptıklarımızın sebebini açıklar fakat bunları yapmak ya da yapmamak bizim elimizdedir. Filmde de seri katilimiz davranışlarına sebep olarak geçmişteki travmalarını gösteriyor (yalnızca bir bakıma bunları sebep gösteriyor diyebiliriz filmde cinayetlerden zevk aldığını açıkça söylüyor). Bunlara dayanarak davranışını haklı çıkarmaya çalışıyor işte tam da bu noktada en başta söylediğim sözün nedeni umarım anlaşılıyordur.

Tüm bunların dışında film seyir zevki açısından oldukça etkileyici bir film. Bol bol yağmurlu Londra manzaraları görüyoruz. Kasvetli hava sevenler için bulunmaz bir nimet olduğu söylenebilir. Bazı sahnelerin anlamsız uzadığı ve bazılarında da mantık hatası olduğunu görmezden gelmek zor yine de Luther: Batan Güneş, alışılmadık olaylar silsilesi halinde geçen oldukça keyifli ve izleyicide merak ve dehşet duygusunu bir arada yaşatan son yıllarda yapılmış en beklenmedik polisiye filmlerden biri olabilir.