AGUNews

Aralık 2024, Sayı 87

İki Şehrin Hikayesi

Aslıhan Karasungur Aralık 2024, Sayı 87 67
İki Şehrin Hikayesi

Charles Dickens’ın ünlü romanı İki Şehrin Hikayesi, 18. yüzyılın sonlarında Fransız Devrimi etkisi altındaki Paris ve Londra şehirlerinde geçer. Charles John Huffam Dickens, İngiliz yazar ve toplum eleştirmeni. Dickens, yaşadığı dönemin en iyi romancılarından biri olarak kabul edilir. Çocukken yaşadığı zorluklar, onun okuldan uzaklaşıp çalışmasına sebep olmuştur. Yaşadığı zorluklar, onun daha güçlü bir yazar olmasına yardımcı olmuştur. Yaşamının ortasında yazmış olduğu İki Şehrin Hikayesi, 200 milyonun üzerindeki satışı ile en meşhur edebiyat kitapları arasındadır. Dickens, bu eserinde Fransız Devrimi’ne bağımsız bir şekilde yaklaşmak istemiştir. Bu durum, eserin başlarında hikayeye devrimcilerin gözünden bakarken, daha sonra mağdur olan halk olarak adlandırdığı dönemin burjuva kesimi gözünden bakmasına neden olmuştur. 

Hikaye anlatım bakışı olarak ikiye bölünmüştür. Roman, sınıfsal eşitsizlikten fedakarlığa kadar birçok konu bakımından oldukça zengindir. Eser, sınıfsal farklar, fedakarlık, adalet ve devrim gibi konular üzerinde yoğunlaşmıştır. Aynı zamanda kitapta kullanılan anlatım tarzında mecazlara oldukça yer verilmiştir; bu durum, betimlemeleri daha detaylı hale getirmiştir.

İki Şehrin Hikayesi karakterler açısından incelendiğinde, karakterlerin görüşlerinin sabit kalması kitabın akıcılığını bozmuştur. Kitap, her ne kadar bağımsız kalmak için görüş değişikliği yapsa da karakterlerin savunduğu görüşler sabit kalmıştır. Devrimi savunan kesim, ilk başta mağdur ve ezilen halk olarak gösterilirken, kitabın başında yer alan Marki, tapınakların tapınağında papaz, kitabın sonlarında hiç değinilmemiştir. Marki ve onun çevresindeki kişilerin halka uyguladığı zorlu süreç, devrimden sonra Fransız halkının yaşadığı sorunlardan daha az bahsedilmiştir. Bu durum, bağımsız bir kitap yazma çabasından uzaklaştırmıştır. Kitabın ana karakterlerinden olan Dr. Manette, hayatında yaşadığı zorluklar sonucunda yıllarca bir hapishanede kalmış ve bu durum, onun psikolojik olarak hastalanmasına sebep olmuştur. Ancak karakter, kızıyla buluşmasının ardından eski sağlığına kavuşur. Dr. Manette’in yaşadığı bu durum, onu ve ailesini ileride yaşayacağı Fransız Devrimi mağdurları konumundan kurtaracaktır.

Son olarak, kitap edebiyat eserleri arasında en çok beğenilen kitaplar arasında yer almaktadır. Yazar, Fransız Devrimi’nin sadece tarihsel bir sürecini değil, iç dinamiklerini de okuyucuya yansıtmıştır. Eseri halk tarafından beğenen kesim, genel olarak konu bakımından zenginliğini ve anlatım sırasında kullanmış olduğu mecazi terimlerin anlatımı güçlendirdiğini savunmuştur. İki Şehrin Hikayesi kitabını her ne kadar beğenen kesim varsa, sert eleştiren bir kesim de bulunmaktadır. Onlara göre ise eser, karakterlerin değişmeyen görüşleri ve ağır dili ile akıcılığı bozmuştur. Aynı zamanda ideolojik olarak yeterince tarafsız ele alınamayan devrimi gerçekleştiren kesim, daha vahşi bir şekilde yansıtılmıştır.